Yapısal Reform Nedir? Yapısal Reformlar Nelerdir?

Yapısal Reform Nedir ?

Yapısal reform, bir ekonomik sistemin işleyişini temelden değiştirecek yasa değişiklikleri anlamına gelir. Yapısal reformlar doğru amaçlarla doğru şekilde yapıldığı takdirde ekonomi için son derece olumlu sonuçları olacaktır. Bu doğru amaçlara değinecek olursak, bir ülkenin üretkenliğini arttırmak, istihdamını arttırmak, ekonomisinde adaleti tahsis edip dengeli bir büyüme modeline ulaşması amacıyla yapıldığı takdirde uzun vadede başarılı sonuçlar ortaya çıkaracaktır. Yapısal reformlar ekonomiyi daha esnek e krizlere karşı daha istikrarlı hale getirir.

Pazardaki rekabeti arttırır, piyasadaki mal çeşitliliği artar ve buda mal fiyatlarının düşmesini sağlar. Bu sayede uzun vadede şirketler üretimi arttırmak için daha fazla işçi alır ve maaşlar artar. Örneğin; işçi piyasası reformları kağıt üzerinde işsizlik maaşı giderlerini kısa vadede azaltır ve maaşları da düşürür. Ancak uzun vadede işsizlik azalır ve firmalar daha esnek bir yapıya girerek daha fazla istihdam sağlar.

Bütün bu unsurlar toplandığı zaman ekonominin güçlendiğini görürüz. İşçiler daha fazla çalışır ve azda olsa maaşlarda düşüş görülür çünkü fiyatlar düştüğü için hane halkı daha fazla tüketim yapar daha sonra firmalar sattıkları ürünlerin fiyatlarını talep arttığı için arttırır. Kısaca ekonomide şöyle bir gelişme gerçekleşir. Firmalar daha fazla mal satar işçi oranı artar ve maaşlar yükselir ekonomik durum genel olarak pozitif yönlü gelişme gösterir.

Yapısal Reformlar Nasıl Yapılır?

Ülkeler ekonomik olarak zor durumdan geçtikleri zaman mevcut hükümetin ilk refleksi gelirlerini arttırmak olur. Bunu da vergileri arttırma yoluyla yapar. Vergileri arttırmak ise iki şekilde olur. Birincisi tüketim mallarındaki uygulanan dolaylı vergileri arttırabilir. Dolaylı vergileri hatırlayacak olursak, günlük kullandığımız tüketim mallarında bizlerden hissettirmeden kesilen vergilerdir.

Dolaylı vergiler kısa vadeli bir çözümdür. İkincisi ise hükümetin topladığı toplam vergi içerisindeki dolaylı vergileri azaltıp buna karşılık vergi tabanını genişleterek daha fazla kişiden vergi toplar böylece vergi adaleti sağlanmış olur ve tüketim malları üzerindeki vergileri azaltmış olur. Buda devlet ekonomisinde vergi toplanmasında vergi yapısında, yapısal sisteminde bir değişiklik olduğu için yapısal reform olarak adlandırılır.

Birçok alanda yapısal reform gerçekleştirilebilir. Bunlar; ithalatı azaltmak, eğitimdeki bir takım reformlar, sağlık, kamu maliyesi gibi birçok alanda gerçekleştirilebilir. Hükümetler aynı zamanda sektör odaklı reformlar da gerçekleştirebilir. Örneğin, ithalata bağımlılığı çok olduğu için cari açığı fazla olan ülkelerde hükümet belirli sektörleri seçerek ithalata bağımlılığı azaltmak için belli başlı teşvik sistemleri uygulayabilir buda bir yapısal reformdur. Buna da sektör odaklı yapısal reform denir.

Bu makale ilginizi çekebilir:   Köye Dönüş Hibesi - Kredisi Nedir? Nasıl alınır? |2023

Kishore Mahbubani’ye göre yapısal reformlar yedi başlık altında incelenir. Bunlar;

  1.  Serbest Pazar Ekonomisi
  2.  Bilim ve Teknoloji
  3.  Liyakat
  4.  Barış Kültürü
  5.  Pragmatiklik
  6. Hukukun Üstünlüğü
  7.  Eğitim

Hükümetler bu reformları doğru, adaletli bir şekilde ve doğru amaçlarda yaptığı takdirde hem ekonominin verimliliği artar, ekonomide adalet tahsis edilmiş olur, istihdam artar hem de dışardan gelecek şoklara karşı çok daha güçlü çok daha dirençli olmuş olur.

Türkiye’deki Yapısal Reformlar

Türkiye’deki ilk yapısal reformlar ilk cumhurbaşkanımız Atatürk’ün zamanında gerçekleştirilmiştir. Bu reformlar hilafetin kaldırılması ve Cumhuriyetin ilanı ile başlamıştır. Akabinde eğitimde Tevhid-i Tedrisatın hayata geçmesi, ilköğretimin zorunlu kılınması gibi, tarımda ise Aşar vergisinin kaldırılmış olması, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın kurulması ilk akla gelenlerdendir.

Türkiye, 2001 krizinden sonra ekonomi alanında bazı yapısal reformları hayata geçirdi. İlk olarak 2001 Kasım krizinin belirtileri hissedilince Hazine’nin Merkez Bankasından kullanmış olduğu kısa vadeli avansların tamamıyla kaldırılmasıydı. Bu düzenleme ise Merkez Bankasının bağımsızlığı için ilk adımdır.

Bu krizden sonra dört yapısal reform daha gerçekleşti. Birincisi; bankalar üzerindeki reformlar, bankalar üzerinde geniş bir düzenlemeye gidilerek bu alanda sorunlar giderildi. İkincisi; bütçe üzerindeki sorunlar çözülerek kamu mali düzen sağlandı. Üçüncüsü; Avrupa Birliği ile üyelik görüşmeleri başlandı. Buda ekonomide ek düzenlemeleri beraberinde getirdi. Dördüncüsü; dolarizasyon olgusunu güçlendirmek için Türk Lirasından altı sıfır çıkartıldı.

Bu adımlar bir yandan Türk Lirasının değer kazanmaya başlaması diğer yandan da risklerin hızlı bir şekilde düşesini sağlamıştı fakat bununla birlikte sosyal ve siyasal alanlardaki reform başarısızlıkları ekonomiyi bir süre sonra eski haline sıkıntılı dönemlerine döndürmüştür..

Yazan: Mücahit UZUN