İslami Finansal Hizmetler Kurulu Nedir?

İslami Finansal Hizmetler Kurulu

Bankacılık ve sigortacılık alanlarında İslami finansal kuruluşlara yönelik uluslararası düzenleyici standartların belirleyerek İslami finansal hizmetler sektörünün gelişimine teşvik etmek, İslami finansal denetimi konusunda rehberlik etmek ve İslami finansal hizmetler sektörü için risklerin belirlenmesi, ölçümü, yönetimi ve açıklanmasına ilişkin gelişmeyi sağlamak amacıyla 2003 yılında faaliyetlerine başlamış uluslararası bir kuruluştur.

İslami Finans

İslami finans ya da İslami bankacılık, kavramı tam olarak İslami öğretilerin (Şeriat) prensipleri ile uyumlu şekilde yürütülen bankacılık faaliyetleri olarak tanımlayabiliriz. Şeriat kurallarına uygun şekilde yürütülür bunun haricinde, İslami bankacılık aslında tıpkı geleneksel bankacılıkta olduğu gibi borç vererek para kazanma anlayışıyla yönetilmektedir.

Faizin tüm işlemlerde ortadan kaldırılması amaçlanmış ve bu doğrultuda hareket edilmiştir

Faizsiz olmadıkça tek başına sermaye borç olarak vermez. Buradan hareketle, İslami finans yapı itibarıyla, modern bankacılık sisteminin temelini oluşturan sermayeden para kazanma ya da paranın prim yapması anlayışının tersi bir görüş oluşturmaktadır. Bu çıkarım, paranın tek başına herhangi bir değerinin olmadığı ve paranın yalnızca bir degişim aracı olduğu prensibine dayanmaktadır. İslami katilim bankaları yalnızca sermayenin ödünç verilmesinden daha ziyade bir yatırım ortaklığı sunmaktadir. Buradan hareketle,dört alt başlıkla açıklaya biliriz,

Mudarebe

Finansal kuruluşun yatırım kapsamında sermayenin tamamını finanse ettiği, müşterinin ise emeğini ortaya koyduğu, emek-sermaye ortaklığıdır. Yatırımdan elde edilecek kar ise Gharar prensibi çerçevesinde sözleşme öncesinde belirlenmiş oran üzerinden dağıtılır.

Muşareke

Finansal kuruluşun, sermaye; müşterinin ise hem sermaye hem de uzmanlık sağladığı bir ortaklık türüdür. Mudarebe modelinde olduğu gibi, kazanç sözleşme öncesinde belirlenmiş oran üzerinden paylaştırılır. Kayıplar ise sermaye katılımına orantılı olarak üstlenilir.

Murabaha

Müşterinin, finansal kuruluşa, tedarikçiden finansmana konu malı temin etmesi için sipariş verdiği üç taraflı bir sözleşmedir. Müşteriden gelen sipariş üzerine tedarikçiden finansman konusu malı satın alan finansal kuruluş, söz konusu mal çerçevesinde maliyet ve kar marjı fiyatlandırması yaparak bahse konu malı belirlenecek vade dönemi içerisinde ödenecek sabit oranlı taksitlerle müşteriye satar. Burada özellik ve önem arz eden husus, finansal kuruluş tarafından tedarikçiden satın alınan malın maliyetinin müşteri tarafından bilinmesi ve finansal kuruluşun kar marjının müşteri ile görüşülmek suretiyle belirlenmesidir. Toplam bedel genellikle taksitlendirilerek ödenmektedir.

Sukuk

Finansmanın dayandırıldığı varlığa bağlı olarak piyasada çeşitli sukuk ürünleri yer almaktadır. Bununla birlikte sukuk, finansmana konu olan maddi varlık veya kazançtan (yönetim anlaşması, işletme, ortaklık, inşaat sözleşmesi vb.) kaynaklanan her tür hak üzerinde pay oranı nispetinde mülkiyeti temsil eden sertifika olarak tanımlanabilir. Bu bağlamda, sukuk sertifikasını satın alan kişi, sertifikanın temsil ettiği oranda sertifikayı ihraç eden kuruluşun yerine geçmekte ve o oranda mülkiyet sahibi olmaktadır. Sertifikayı ihraç eden kuruluş, Sukuk konusu varlık kapsamında ortaya çıkan edimlerin ifasından bağımsız olarak sukuk sahiplerine mülkiyet oranları çerçevesindeki ödemeyi yapmakla yükümlüdür.

Bu makale ilginizi çekebilir:   Tezgahüstü Piyasa Nedir? Tezgahüstü Piyasalar Nelerdir? |2023

Bu kuruluşlarla çalışmak isteyen kişi ve kuruluşlar için esas , İslami kurallar çerçevesinde yasaklanmış olan helal olmayan yiyecekler ,domuz eti, , İslami kurallara göre kesilmemiş hayvan eti ya da alkollü içecekler, pornografi, tütün ve tütün mamulleri ve silahlar gibi ürünlerin ticaretini yapan şirketler ve kişiler İslami sermayenin konusunu teşkil edemez.

 

Katılım Bankaları Mevduat Bankaları
1)Özel cari hesaplar ve katılma hesapları yoluyla kaynak toplar. Ticari hesap ve mevduat hesapları yoluyla kaynak toplar.
2)Katılma hesapları ve özel cari hesaplar yoluyla toplanan kaynaklar, paralar ihtiyacı olan müşterilerin ticari faaliyetlerinin finansmanında kullandırılır. Hem kaynak toplarken, hem de kaynaklari kullandırırken faiz esası vardır.
3)Katılım Bankaları kaynak toplarken hesap sahipleriyle kâr zarar ortaklığı; kaynak kullandırırken de; vadeli satış, finansal kiralama, kar zarar ortaklığına dayanan anlaşmalar yaparlar. Mevduat bankaları parayı bir ticari ürün gibi alıp sattıkları için paradan para kazanırlar.
 4)Nakit kredi kullandırmazlar;kaynak kullandırırlar ticari faaliyetin finansmanına dayanmaktadır. Faiz karşılığında nakit kredi kullandırmaktadırlar.
5)Finansal kiralama işlemi yaparak müşterilerinin ticari faaliyetleri için kaynak sağlamış olurlar(bir nevi ortak). Mevduat bankaları finansal kiralama işlemi yapamamaktadır.paradan para kazanmak
6)Katılım Bankalarından kaynak kullanan müşterilerin, belirli bir vade sonunda ödeyeceği tutar sabittir. Bu tutar yaşanan ekonomik sorunlar veya krizler sonucu değişmez. Bankalar elinde bulundurduğu kaynakları faiz içeren finansal enstrümanlarla değerlendirebildiğinden, ekonomik bir kriz halinde faizlerde yaşanan değişikliği kredi kullandırdığı müşterilerine yansıtabilmektedir veya kullandırdığı krediyi vade tarihinden önce geri isteyebilir..

 

Şöyle ki katılım bankası ihtiyaç anında tüketici adına peşin para ödeyerek satın alır. ve daha sonra taksitle tüketiciye satar. Bu faaliyet sonrasında uğradığı zararı karşılamak ve çalişanlara maaş ödemesini yapıp yeni ihtiyaç sahiplerine fon toplamak adına kar etmek zorundadır. Böylelikle alım ve satım sürecinde toplam iki ticaret gerçekleşir bu da yine İslami açıdan uygun düşecek şekilde düzenlenir

Faizsiz Çalışan Bankalar

-Albaraka Türk Katılım Bankası,

-Kuveyt Türk Katılım Bankası,

-Türkiye Finans Katılım Bankası,

-Vakıf Katılım Bankası,

-Ziraat Katılım Bankası’dır.

Kâr Payının Faizden Farkı

Kâr Payı Faiz
1)Katılma hesabına para yatırıldığı gün vade sonunda alınacak olan kâr payı belli değildir. Kâr payı vade sonunda belli olur. Mevduat hesabına para yatırıldığı gün vade sonunda alınacak faiz oranı bellidir.
2)Fon havuzlarında biriken paralar, fon ihtiyacı olanlardan ticari faaliyetlerinin finansmanında kullanmaları için verilir. Bu ticaretin sonunda elde edilen kârlar ve zararlar havuzlara yansıtılarak fon sahiplerine kâr payı ya da zarar olarak dağıtılır. Ödenecek olan faiz baştan bellidir ve bu oran değişmez.
3)Kullandırılan fon mutlaka bir mal veya hizmetin alımına, kiralanmasına veya ortak bir ticari işbirliğine dayanır Kredi verilirken herhangi bir ticari sözleşme aranmadan nakit para müşteriye teslim edilir.
4)Fon sahiplerinin anapara garantisi yoktur. Hesap sahibi hesabın vade tarihinde kârlı göstermesi durumunda kârlı bakiyeyi alır, zarar göstermesi halinde anaparasından daha düşük tutar alır. Müşterinin anapara garantisi vardır. Vadeden önce para çekilmesi halinde vade bozulur.
5)Kâr payı ticarete veya ortaklığa dayanmaktadır. Ticaret veya ortaklık, yani alışveriş ise helal kılınmıştır. Faiz haram kılınmıştır.
6)Katılım Bankaları üretim, yatırım ve ticaretle/ortaklıkla ilgilenir. Fon fazlası olan müşterilerinden topladığı fonları ve özkaynaklarını ticarette/ortaklıkta değerlendirerek toplumsal fayda sağlamayı hedefler. Ticarette/ortaklıkta elde edilecek kâr veya zarar ise tarafların kâr payını oluşturmaktadır. Faiz işleminde paradan para kazanılır. Bu tür işlemlerin ekonomik bir yönü olmayıp, topluma da artı bir değer üretmez.
7)Gerçek alışveriş olduğu için reel sektörü destekler. Nakit para ticaret dışında her türlü tüketim için kullanılabilir.
Bu makale ilginizi çekebilir:   Sefalet Endeksi Nedir? Sefalet Endeksi Nasıl Hesaplanır? |2023