Mutlak Üstünlük ve Karşılaştırmalı Üstünlük Nedir?

Mutlak Üstünlük ve Karşılaştırmalı Üstünlük

Makalede Uluslararası İktisatta en önemli konulardan Mutlak üstünlük ve Karşılaştırmalı üstünlük konusunu ele alıyoruz. Liberal iktisatçıların her ülkenin uzman olduğu ve daha uygun fiyata üretebilecekleri ürünü üretmeleri gerektiğini ön gören teoriler.

Mutlak Üstünlük Teorisi

1776 yılında Adam Smith tarafından ‘’Ulusların Düşüşü’’ isimli kitabında modern dış ticaret ve dış ticaretin yapılma nedenlerini açıklamak üzere oluşturduğu önemli teorilerdendir. Merkantalist yaklaşımında dünya servetlerinin sabit, dış ticaretlerin sıfır toplamlı oyun olduğu ve her kazanan ülkenin diğer kaybeden ülkeyi oluşturduğu teoride açıklanmıştır. Mutlak üstünlük teorisi ise her ülkenin diğer ülkelere kıyasla düşük maliyetle ürettiği malları geliştirerek ve uzmanlaşarak üretmesi, bunları diğer ülkelere ihraç etmesi, pahalıya ürettikleri ürünlerden vazgeçip dışarıdan ithal etmelerini sağlaması refah seviyelerini arttırması fikri ortaya konulmuştur.

Mutlak üstünlük teorisini incelemek için Türkiye ve Portekiz örneklerini verelim. Bu örnekleri verirken her ülke içinde kur farkının olmadığı, taşıma giderinin aynı olduğunu ve eşit miktarlara sahip olduğunu dış ticaret teorisinde ki gibi yüz birim kullanarak üretim yaptığını varsayalım.

Kumaş(metre) Şarap(litre)

Türkiye 70 10

Portekiz 10 50

Buradan da gördüğümüz üzere Türkiye kumaş, Portekiz şarap üretimlerinde mutlak üstünlüğe sahiptir. Ülkelerin burada yapması gereken mutlak üstünlüğe sahip olduğu ürünü ihraç, mutlak üstün olamadığı ürünü ithal ederek uzlaşma yoluna gitmelidirler. Böylece bu alışveriş her iki ülke içinde karlı duruma gelecektir.

Fakat bilinmelidir ki bir ülkenin hangi ürünler arasında uzlaşma yapılacağına piyasa karar vermektedir. Piyasanın belirlediği ürün içerisinde de iklim koşulları, coğrafi konum, iş gücü önemli rol oynamaktadır. İklim koşullarına örnek vermek gerekirse; Akdeniz’in iklim ve toprak yapısına uygun olmayan bir ürün yetiştirilmeye çalışılırsa bu hem maddi zarara hem de verim düşüklüğüne neden olacaktır. Bu yüzden en doğrusu o bölgenin iklim koşullarına uygun ürünler üretmek ve o bölge de üretemediği ürünü en uygun, en verimli, en kazançlı bir başka ülkeden ithal etmektir.

Karşılaştırmalı Üstünlük Teorisi

Karşılaştırmalı üstünlük teorisi, David Ricardo tarafından, mutlak üstünlük teorisinden yaklaşık 40 yıl sonra ortaya atılmıştır. David Ricardo mutlak üstünlük teorisinin yetersiz kaldığını ve üstünlüğün karşılaştırmalı üstünlük olarak da benimsenmesini savunmuştur.

Temel mantığında anlatılmak istenen her iki ürünü üreten ülkenin en çok verimli olduğu ürüne yoğunlaşması ama diğer ürün kaynağını israf etmemesi yönünde olmuştur. Karşılaştırmalı üstünlük teorisini incelemek için yine Türkiye ve Portekiz örneklerini verelim;

Bu makale ilginizi çekebilir:   Halka Arz Nedir? Halka Arz Yöntemleri Nelerdir? |2023

Kumaş(metre) Şarap(litre)

Türkiye 80 50

Portekiz 10 10

Türkiye iki üründe de mutlak üstünlüğün sahibidir. Fakat derece bazında bakılacak olursa Portekiz’e göre üstünlük kumaşta sekiz kat, şarapta beş kattır. Bu durum da Portekiz’e kumaş ihraç edilmeli şarapta ise Portekiz’den ithal etmelidir. Şarap üretimlerine ayırdıkları kaynakları kumaş üretimlerine yönlendirmelidir. Tam tersi durum da ise Portekiz için söz konu Türkiye’den ithal etmelidir. Bu durum ülkelerde iç birim kısımlarında maliyetlerin (yurtiçi fiyatlarında) birbirlerinden farklı olması koşuluyla her iki ülke için de dış ticaretten kazançlı çıkmalarını sağlamaktadır.

Karşılaştırmalı Üstünlük Teorisi Eksiklikleri

  • Girişimcilik ve doğal kaynaklar gibi nedenlerden oluşan faktörler göz önünde bulundurulmamıştır ve asıl olarak emek-değer teorisi temelinde oluşturulmuştur.
  • Ülkelerin ürünler üzerindeki verimliliğinin ve nasıl uzmanlaştığı gibi konuların sebepleri açıklanmamıştır.
  • İş göçü gibi benzer durumlar ele alınmamıştır.
  • Arz teorisi olarak oluşturulmuştur ve talepler göz ardı edilmiştir.
  • Ülkeler sadece bir ürün üzerindeki kaynaklara yoğunlaşmıştır ve diğer tüm ürünlerin kaynak kullanımları 0’a düşmüştür. Bu durumla birlikte eksik istihdamı ortaya çıkmıştır.
  • Ürün baştan sona bir ülke içerisinde üretilmiştir. Fakat günümüzde ürünleri ortaya koyan firmaların ürün parçalarını dış ülkelerden satın alması teorinin bir eksikliğini daha ortaya koymuştur. Örneğin otomobil sektörü.

Kaynakça

https://dergipark.org.tr/akuiibfd/issue/1629/20432

https://www.istda.org/Upload/pdf/mutlak-ustunluk.pdf

https://dergipark.org.tr/download/article-file/8622

https://akademik.ahievran.edu.tr/…/bölüm%201_ulus_tic_teorisi_analizleri

 

Yazar: HATEM ATALAN